Pentekostal hareket ve Afrika'daki misyon faaliyetleri (Nijerya örneği)

Doktora Tezi
Özlem Topcan
Pentekostal hareket ve Afrika'daki misyon faaliyetleri (Nijerya örneği)
Ankara Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü
Ali İsra Güngör, Prof. Dr.
Dinler Tarihi
Diyalog-Misyonerlik
2018
272
Din felsefesi = Religious philosophy ; Dinler tarihi = History of religions ; Hristiyanlık = Christianity ; Kutsal Ruh = Holy Spirit ; Nijerya = Nigerya ; Pentekostalizm = Pentecostalism
Pdf
Pentekostalizm, 20. yüzyılın ilk yıllarında Amerika'da Protestan Hristiyanlığın evanjelik kanadı içinde ortaya çıkan dini bir harekettir. Adını Pentekost gününden alan ve Tanrı'nın Kutsal Ruh olarak doğrudan deneyimlenmesine vurgu yapan Pentekostalizm, ruh eksenli mistik bir harekettir. Teolojik anlayışının merkezinde Kutsal Ruf vaftizi ve onun tezahürü olarak anlaşılan ruhsal armağanlar (şifa bahşetme, kötü ruhları defetme, dillerde konuşma, kehanette bulunma ve peygamberlik) yer almaktadır. Kurucusu Charles Fox Parham tarafından sistematik hale getirilen ve bölgesel bir hareket olan Pentekostalizm, 1906 yılında öğrencisi William Joseph Seymour önderliğinde tarih sahnesine çıkmış ve uluslararası bir boyut kazanmıştır. Güney Amerika, Asya ve Afrika gibi üçüncü dünya ülkelerinde göstermiş olduğu hızlı yayılım ve siyasi etkinlikleri nedeniyle Pentekostal hareket oldukça dikkat çekicidir. Sahra çölünün güneyinde yaygın bir Hıristiyanlaştırma faaliyetinde bulunan ve her dönem karakteri ve misyon stratejisi değişen Pentekostal hareketin faaliyet tarzındaki en çarpıcı özelliği "yedi dağ teolojisi" olarak adlandırılan toplumun tüm dinamiklerine (iş dünyası, siyaset, medya, sanat, eğitim, aile ve din) nüfuz etmesidir. Tanrı ile yaşanılan kişisel tecrübe neticesinde inananlar, farklı dillerde konuşmak, kehanette bulunmak, şifa bahşetmek, kötülüğe karşı koymak gibi mucizevi güçlere sahip olduklarına inanırlar. Manevi açıdan güçlü bireyler yetiştirmeye odaklanan Pentekostal Hıristiyanlığın Nijerya'da etkili olmasının temel nedeni Batı ile doğrudan tarihi ve kültürel bağlantısı olmasının yanı sıra yerel kültürün kendine has özelliklerini dikkate alması ve gelenekleriyle bütünleştiği toplumun tüm dinamiklerine nüfuz edebilmesinden kaynaklanmaktadır.