Tarih Yoluyla Teoloji: 19. Yüzyılda Tarihsel Teolojinin Doğası Sorunu

Makale
Asım Duran, Dr.Öğr.Üyesi
Tarih Yoluyla Teoloji: 19. Yüzyılda Tarihsel Teolojinin Doğası Sorunu
Bilimname
Dinler Tarihi
Din Çalışmaları Metodolojileri / Teorileri
2020
sy. 43
ss. 7 - 30
Dinler Tarihi, Tarihsel Teoloji, Kutsal Kitap Teolojisi, Tarihselcilik, Tarihsel Eleştiri.
Pdf
Bu çalışma, modern kutsal kitap araştırmalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan “tarihsel teoloji”nin XIX. yüzyıl tarihselciliği içindeki yerini konu edinmektedir. Bu anlamda tarih ile teoloji arasındaki ilişki sorununun, modern Hıristiyan ilahiyatında bir tarihsel teolojinin oluşumuna etkisi ele alınmaktadır. Kuşkusuz, tarihsel bilginin kutsal metnin yorum sürecine etkisi, Hıristiyan ilahiyatında teoloji geleneğini dönüştürmesi ve nihayet genel olarak modern kültür üzerinde uyandırdığı kapsamlı etki, Avrupa entelektüel yaşamının en önemli ve şaşırtıcı yönleri arasındadır. Hıristiyan dünyada bu tür sorunlar, daha çok tarihsel-eleştirel çalışmaların yükselişe geçtiği kabaca XVIII. yüzyılın ikinci yarısından itibaren ve bilhassa XIX. yüzyılda “tarihselcilik” tartışmaları bağlamında ele alınmıştır. Bu çalışmayla biz, XIX. yüzyılda tarihsel teolojinin doğası tartışmalarına ışık tutmayı amaçlıyoruz. Ancak bunu yapmaya çalışırken, tarihselcilik tartışmalarının ilahiyat dışındaki felsefi arka planına girmeyeceğiz. Daha çok kutsal kitap araştırmaları bağlamında ortaya çıkan tartışmalarla yetineceğiz. Bu çerçevede, XIX. yüzyılda tarihselleşme süreci ile teolojin bir bilim olarak gelişimi arasındaki ilişkinin, modern tarihsel teolojinin gelişimine ve yükselişine katkı sağlayan ana damar olduğunu iddia edeceğiz. Ayrıca bunun dinin gerçek özünü ortaya çıkarmak ve böylece rasyonel yorumuna hizmet etmek amacıyla kullanıldığını savunacağız. Ferdinand Christian Baur ve Adolf Harnack gibi dönemin önemli bazı ilahiyatçıları/tarihçileri üzerinden tarihsel teolojinin, geleneksel dogmatik teoloji karşısında pratik olarak nasıl kullanıldığını göstermeye çalışacağız. Zira Baur ve Harnack’ın çalışmaları, tarihsel teolojinin XIX. yüzyılın sonunda geldiği yeri göstermesi açısından önem arz etmektedir.