Yahudilik`te, Hıristiyanlık`ta ve İslam`da İrtidat

Yüksek Lisans Tezi
Ali Osman Kurt
Yahudilik`te, Hıristiyanlık`ta ve İslam`da İrtidat
Cumhuriyet Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü
Ahmet Gökbel, Prof. Dr.
Dinler Tarihi
2000
230
Pdf
Bu çalışma, bir giriş, üç bölüm ve bir sonuçtan oluşmaktadır. Giriş bölümünde, din değiştirmenin psiko-sosyolojik sebepleri, Yunan ve Roma dinlerinde irtidat ve üç dine göre irtidatın kavramsal boyutu üzerinde durulmaktadır. Birinci bölümde, Yahudilik'te irtidat şekilleri, Yahudi hukukunda mürtedin durumu ve Yahudi tarihinde irtidat olayları ele alınmaktadır. Yahudilik'te din ile ırk özdeş kabul edildiği için, bir Yahudinin din değiştirmiş olsa bile Yahudi kabul edildiğini görüyoruz. Ayrıca Yahudilik'te birkaç husus dışında herkesin ittifak ettiği inanç esaslarının bulunmaması, dinden çıkmaya sebep olan hususların tespitini güçleştirmektedir. İkinci bölümde, Hıristiyanlık'ta irtidat şekilleri, Kilise hukukunda mürtedin durumu ve Hıristiyanlık tarihinde irtidat olayları değerlendirilmektedir. Hıristiyanlık inanç esaslarının Pavlus'la birlikte ortaya çıkmaya başlaması, Hıristiyanlığın kurucusunun Pavlus olduğu izlenimim vermektedir. Hıristiyanlık'ta ayrılıkların ve bölünmelerin temelinde İsa Mesih'in tabiatı, Baba ile olan münasebeti, Meryem'in Tanrı doğuran olup olmadığı gibi doktrinsel veya Papa'mn yanılmazlığı, havari ve komünyonun anlamı ve İsa'mn geliş gayesi gibi teknik sebepler yer almaktadır. Bunun sonucu olarak din içi sapkınlıklar irtidat kabul edilmekte ve başka bir dine geçmekten daha tehlikeli görülmektedir. Üçüncü bölümde ise İslâm'da irtidat şekilleri, İslâm hukukunda mürtedin durumu ve İslâm tarihinde irtidat olayları ele alınmaktadır. İslâm'da irtidatın şer'î dayanağının Kur'an-ı Kerim değil, Peygamber (sav)'in sözleri ve tarihî uygulamalar olduğu görülmektedir. Klasik fıkıh kitaplarında mürtedin öldürüleceği görüşüne karşın, son dönem İslâm alimlerinden kimisinin, irtidatı din ve vicdan hürriyeti bağlamında değerlendirip mürtedin öldürülemeyeceği; geçmişte olan uygulamaların ise dinî değil siyasî sebeplere dayandığı görüşünde oldukları görülmektedir. Sonuç kısmında ise, karşılaştırmalar yaparak konunun genel bir değerlendirmesi verilmektedir.