Sözlü Gelenek, Form Kritiği ve İnciller

Makale
Zafer Duygu, Doç. Dr.
Sözlü Gelenek, Form Kritiği ve İnciller
Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Dinler Tarihi
Hıristiyanlık
2019
c. 46
ss. 297-327
Dinler Tarihi, Hıristiyanlık, İnciller, Sözlü Gelenek, Form Kritiği
Pdf
İsa’nın ölümünden 35-70 yıl sonra bugün “İncil” diye tanımlanan anonim metinleri kaleme alan yazarların hangi bilgi kaynaklarını kullandıkları meselesi, araştırmacılar arasında tartışılan bir konudur. Bu bağlamda, İncil yazarlarının bazen birbirlerinin metinlerini kaynak olarak kullandıkları ortaya konulmuştur. Bazen hipotetik bazı yazılı kaynakları da kullanmış oldukları düşünülmektedir. Ancak İncillerin arkasında “sözlü gelenek” denilen şifahi bir rivayet külliyatının bulunduğu da kabul edilmektedir. Sözlü gelenek; İsa hakkında 30’lu yıllardan II. yüzyılın ikinci çeyreğine kadar yayılarak dolaşan küçük, ayrı, bağımsız, sözlü anlatılardan oluşmaktadır. Günümüzde “İncil” tabir edilen yazılı metinlerden hareketle, bu metinlerin arkasındaki sözlü geleneğin anlaşılmasına ve İncil yazarlarının redaktörler olarak bu geleneği nasıl şekillendirdiklerine dair bilimsel arayışlar ise “form kritiği” denilen metodolojik bir yaklaşımı öne çıkarmıştır. Form kritiği, sözlü geleneğin yapısını, özgün temelini ve tarihini tanımlanmayı amaçlayan bir disiplindir. Bu disiplin, İncil araştırmaları alanında önemli sonuçlara ulaşmayı mümkün kılmaktadır. Wellhausen, Schmidt, Dibelius ve Bultmann gibi Alman araştırmacılar, bu alanın öncü isimleri olmuşlardır. Bununla beraber, form kritiği konusu, tıpkı Kitab-ı Mukaddes Kritiği kapsamındaki diğer yöntemler gibi Türk akademisi özelinde boş bırakılmıştır. Bu makale, İncil rivayetlerinin arka planını oluşturan “sözlü gelenek” kavramına ve bu süreci çeşitli açılardan inceleyen ve aydınlatmaya çalışan “form kritiği” yöntemine, Türk akademisinin dikkatini çekmeyi amaçlamaktadır.